Din
ve duygu kavramlarını bir arada kullanmak mümkün müdür? Şayet mümkünse
aralarındaki münasebet neye tekabül etmektedir?
Din,
insandaki manevi değerler bütünüdür. Duygu ise duyularla algılama, duyumsama
anlamlarına gelmektedir. Din duygusu bu algılamanın din üzerinde nasıl
gerçekleştiğini gösteren en güzel ifadedir. Dini hissetmek, hissettiğini
yaşamak, yaşadığını algılamak… Ana karnındaki serüvenini tamamlamış bir insanın
girmiş olduğu bir döngüdür bu.
Din
duygusu, insanda doğuştan vâr olan bir duygudur. Fıtrîdir. Mevcûd olan bu duygu
hakiki manasına ulaşsın diye de Allah (c.c) kullarına akıl gibi bir nimet
lutfetmiştir. Aklın bilinebilmesini kalp ve uzuvlardan sadır olan davranışlara
bağlayan Haris El-Muhasibi, bu davranışların yokluğuyla da kimsenin akıllı
olarak nitelenemeyeceğini ifade etmektedir. Bu bağlamda söz konusu olan “akıl”
bildiğimizden farklı bir mana içermektedir. İçerisinde kalbi de barındıran bir hazinedir.
Aklın kalp ile hemhâl olması neticesinde insandaki din duygusu hakiki manasına
yaklaşmış olmaktadır. Akıl yerini kalbe bırakır ve kalp, din duygusunun
temelindeki öğretileri bilmek, anlamak ve uygulamak adına eyleme geçmektedir.
Kur’an da akıl ve kalbi birbirinin yerine kullanarak bu ikisinin birbirini
tamamladığını göstermektedir.
İnsan
aklî ve kalbî müşahedenin sonucunda Allah’ı ve O’nun vahyini idrak etmektedir.
Ve yine bu idrakin neticesinde dünyasını şekillendirmeye başlamaktadır. Bu
noktada din, duygu ve akıl birbirinden ayrılmaması gereken üç önemli nimettir.
Eğer ki kul, imtihana muhatap olduğunun önemini kavrar ve bu yönde bir ilerleme
kaydederse bu üç nimeti kendinde bulmuş demektir. Bu kazanımı hem dünyada hem
de ahret yurdunda ona kurtuluş kapılarını aralayacak mahiyettedir.
Dünyaya
hem eşref-i mahlukat hem de esfele safilîn olma potansiyeliyle gelen insan,
kendisine verilmiş olan din, duygu ve akıl nimetlerinin hakkını verdiği vakit
yaratılmışların en şereflisi grubunda yer alacaktır. Şayet aklını kalp
merhalesine çıkaramaz ve diğer iki kavramı hissederek yaşamazsa esfele safilîn
dahilinde olacaktır.
Velhâsıl,
İnsan,
hissettikleriyle insandır.
Yorumlar
Duana da çok amin.
Bir uyanış gerek sürüklenmeyi durdurabilmek için. Ve çokça dua.
Teşekkür ediyorum, güzel yorumunuz için.
Yorum Gönder